Çarşamba, Ocak 09, 2008

gözyaşları da donar...

hiçbir edebi yükleme yok... sadece soğuktan da olmasa gerek... çünkü yaşadığım yerdeki -30 derecelik sıcaklık benim gözyaşlarımı dondurmaya yetmez... benim gurur duyduğum bencilliğim bile şaşmış kalmış bu su birikintisine.. gri - ama gerçekten gri ve üşümüş yüzlerle dolu bu şehir - bana baktı bu akşam... benim ona bakmadığım kadar... beni anlayacak kadar... buz tutmuş parlayan caddeleri... kayıp düşsem ne yazar bu saatten sonra... diyerek hızla yürüdüm.. burnum donarken soğuktan... akmayacağına emin olduğum yaşlar çıkar gibi olurken gözlerimden.. aklım -30'da uyuşmuşken.. şimdi bir araba gelse.. kaysa.. duramasa.. çarpsa... işte bu soğuk böyle bir şey... bu kadar güzel bir şey... ne var ne yoksa donduruyor insanda..
önce ellerin donuyor...
sonra ağzın burnun derken...
bir bakmışsın ağladığını bile farketmemişsin... onlar da donmuş.. düşememiş.. gözlerinde kalmış... şanslıysan içine bile akmamış...

ben bunları niye yazdın dersen.. "iş" güç derim sana... evet.. iş güç oluyor derim.. anlatmak istemem.. çünkü şimdi sıcak evimdeyim.. şimdi ağlarsam donmayacak... elime akacak...

ben niye ağladım dersen.. "iş" güç demem sana.. o kadar basit değil... hele ki bugün karşımda duran kadın.. bir kağıda yazdığım üzere "one day I want to be JUST like you"... başka bir model yok aklımda... yirmi sene sonra olmak istediğim "şey" o... onun rakıya eklenen su gibi karıştırdığı kırgınlığı ve öfkesi benim de tansiyonumdan bir kaç derece indirmiş olmalı bu akşam... oysa, söylediği her şeyde haklıydı.. soğukkanlılıkla kurduğu cümleleriyle bir kez daha anlattı.. komiktir ( ya da ironik diyelim alanına girelim ) anlattığı herşeyi herkes anladı ama sıfatlar vardı.. olmayacak yüzlerin önüne koyulmuş sıfatlardan olsa gerekti.... bir şey diyemedi... sıfatını giydi üstüne... yetti...

ben kime ne demeye çalışıyorum dersen..
hiçbir şey... hiçkimse...
patronuma diyorum ben...
ben hala aynı sen gibi olmak istiyorum......................

0 yorum:

Yorum Gönder

 


. © 2008. Design by: Pocket