çocukluğumdan beri sevmem... hiçbir anlam yüklemedim yüklemem.. sadece o kalabılığı takım elbiseyle dolaşan adamları, bayramlık kavramını, ailecek dolaşılan n tane evi - ki mutlu bi çocuktum ben ailemiz küçüktü ve istanbul'da yaşayan nerdeyse kimse yoktu - , şekerleri, tatlıları...
hala da sevmiyorum.. evime gelirken terliğini getiren kadınları -ki onlar hiçbir zaman terlik değildir bilinen manada; ayakkabıdır aslında - , sabahın köründe şeker diye kapıma dayanan çocukların kapımı yumruklamasını - ama gerçekten yumrukluyolar - , katılmak zorunda kaldığım "1" tane yemeği, barışan küsleri - bak o da ters geliyo bana, yani bi sebebi var heralde bozukluk varsa sırf bayram diye niye barışayım ki - , heryerin kapalı olmasını, ramazan bitti diye bi büyük rakı açan ve ilk nefesinde "ohh be" diyerek ağzını silen insanların ikiyüzlülüğünü - ben günahımı 12 ay yaşayanlardanım zira - , bayram mesajlarını...
sevmiyorum işte..
bayramlık da istemem..
para da vermesinler.. şeker de...
hiçbi gün bir diğerinden özel olmasın.. beni kendi halimde bıraksın..
gitsin.
Bloğum da Olmasa Nereye Konuşacağım Bilmiyorum
10 saat önce
1 yorum:
al benden de o kadar.
o kadaarr :)
Yorum Gönder