Perşembe, Eylül 21, 2006

...

anneannemi özledim bugün... ona nazım geçerdi... ona naz yapardım daha doğrusu... ona naz yapmayı severdim.. hem de çok .. istediğim herşeyi yaptırırdım.. annemler de uzaktan gülümseyerek seyrederdi halimizi..
benim doğumumdan itibaren bizimle yaşadı... tanıdığım en düzenli.. en temiz.. en görgülü.. en "osmanlı" insandı.. bi yere gidecek olsak en güzel giysilerini giyer 5 dakikada kapının önünde hazır olurdu... portmantoya oturur "hadi bem hazırım gelmiyor musunuz" diye seslenirdi..
annemle tartışırlardı bazen.. içimden hep aynı şey geçerdi.." yuh yani bu yaşta da anne-kız kavgası mı olur" .. olurmuş.. oluyor...
insanlar onun babaannem olduğunu sanırdı.. babama annemden daha yakındı çünkü.. aynı benim babama annemden daha yakın olduğum gibi.. sanırım bu babamla ilgiliydi anneannemle değil... belki de o herkese yakın kendine uzaktı.. belki de bu uzaklıktandı ölümü.. neyse, bu başka bi hikaye...
hastalandığı yıl benim üniversiteyi kazanıp ankara'ya gittiğim yıldı.. yani o hastayken yanında değildim.. ama sık giderdim Antalya'ya.. bir gün.. hiç unutamadım... o dört çocuklu yedi torunlu 85 yaşındaki kadın .. artık yemekleri almıyor içi... ben de çorbasını içirmeye çalışıyordum... elimi tuttu...
- bak kızım.. insanın evlatlarının yüzüne bakmaması kadar kötü bişey yok.. bak onca torunum var hiçbiri yanımda değil..
- biz varız anneanne..
...................
işe yaramadı.. haklıydı.. belki bu yüzden dayılarımdan ve teyzemden nefret etmem... ve kuzenlerimden....
bir yıl hasta kaldı... annem neler yaşadı bilemem.. çünkü ben yoktum... olamadım..
ikinci yıl.. 1997.. 19 Mayıs tatilinde eve geldim... eve girdim... yatağına baktım.. orda yoktu.. anneme baktım.. babama baktım.. odaya baktım...
- gitti mi...

nasıl ağlamak istedim bir bilsen... nasıl tutum...
sesler geldi... günler geldi gözümün önüne...

- anneanne bana dondurma alsana..
- anneanne yanımda yatsana..
- anneanne gezdir beni...
- sen benim en sevdiğim torunumsun..
- sen de en sevdiğim anneannemsin..:)

ben "en sevdiğim anneannemi" çok özledim....

4 yorum:

hayvanatbahcesi dedi ki...

hani şimdilerde pek az kaldı ama bi zamanlar şu düz renk kare banyo fayansları vardı, tek başıma işemeye başladığım yıllardan kalma bi anım var; o kareleri telefon tuşlarına benzetiiomuşum sanırım 6 kere fayansa basardım işaret parmağımın ucuyla (o zamanlar 6 rakamlıydı galba telefon numaraları ve ben bunu bilecek kadar akıllıydım) ve allahı arardım işerken, geçen monolg ise basitti:

-allaam n'oolur ananem ölsün!
-...
-allaam n'oolur ananem ölsün!
-...

ananem öldü, ama çok sonra, sanırım dua etmenin bi işe yaramadığına da 5 yaşımda falan karar verdim, üf neyse sarhoşum ben, ööle işte aklıma geldi...

hayvanatbahcesi dedi ki...

ntknz ttld d m a.k. ! dz rnk kr bny fynsnn vrdğ nmtlrl rcm çtm b d, yn srhşm n'lck a.k.?

joone dedi ki...

hayır nutkumuz tutulmadı... ayılınca habire a.k duğun bu yorumu gör diye de silmedim..

hayvanatbahcesi dedi ki...

ben ööle ortaya koyuyom alınmasın kimse yani

Yorum Gönder

 


. © 2008. Design by: Pocket